Bakan Tekin, açılış programında yaptığı konuşmada hayatını kaybeden hayırsever ve ailesine teşekkür etti. Eğitimde başarıya ulaşmak için ailenin katkısının da önemli olduğunu vurgulayan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Akademik çalışmaların tamamı okulun, bir öğrencinin yetişmesinde, eğitim sisteminin başarılı olmasındaki payını yüzde 50'nin bile altında gösteriyor. Eğitimin aslında başladığı yer, olgunlaştığı yer ve nihayete erdiği yer, ailedir. Dolayısıyla ben diyorum ki aileler, anne babalar, ebeveynler hep beraber eğitim sistemimizin bir parçası olmak durumundayız. Hep aynı örneği veriyorum, siz çocuğunuzu okula gönderip öğretmeninden hem öğretmen olmasını hem anne olmasını hem baba olmasını hem abi hem kardeş olmasını beklerseniz bu öğretmen arkadaşımız, bu kadar toplumsal rolü yapamaz. Ben diyorum ki gelin hepimiz kendi çocuklarımıza anne olalım, kardeşlerimize abi olalım. Dolayısıyla eğitim sistemini hep beraber yürütelim istiyorum. Anlatmaya çalıştığım şey, eğitim sistemi dediğimiz şey, toplumun bütün kesimleri herkes kendi üstüne düşeni yapacak, aileler yapacak. Hayırseverlerimiz yapıyor."
En büyük paydaşlarından birinin de yerel yönetimler olduğuna dikkat çeken Tekin, yerel yönetimlerin bakışını ve katkısını çok önemsediğini anlattı.
Şu ana kadar Türkiye'deki illerin yarısında neredeyse bir gün boyunca oturup eğitim yatırımları ve planlaması üzerine konuştuklarını dile getiren Tekin, şunları kaydetti:
"Üzerinde okul bulunan binanın, arazinin mülkiyetinin yüzde 10'u vakti zamanında belediyeninmiş. Öyle belediye başkanı var ki bizi dava etmiş, mahkemeye taşımış. Öyle belediye başkanları var ki okul inşaatımızı mühürlemiş. Öyle belediye başkanı var ki okullarımız için yer ayarlamıyor ya da gidiyor, bir özel mülkü okul olarak tanımlıyor. Diyor ki 'Devlet gelsin, parasını versin, kamulaştırsın, üstüne de okul yapsın.' Memlekette böyle belediye başkanları görünce hatta 2016 yılında yanlış hatırlamıyorsam, bir kanun çıkartmak zorunda kaldık, Sayın Bakanım hatırlar, bazı belediyeler okulların harcadığı su paralarını tavandan alıyordu. Ticari alan olarak değerlendiriliyor. Bu şekilde okullardan para kazanmayı düşünen belediyeler var. Şimdi böyle belediye başkanlarını görüyoruz. O yüzden ben gittiğim illerde bize bu türden katkı veren belediye başkanlarına da bizim paydaşımız oldukları için ayrıca teşekkür ediyorum. Allah razı olsun ama şunu söyleyeyim, ne kadar üstüme vazifedir bilmiyorum ama böyle yapan başkanların kıymetini bilin. Bize bu anlamda katkı veren bütün belediye başkanlarımıza teşekkür ediyorum. Okulumuzun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum."
"Proje okullarla ilgili güzel örnekler görünce mutlu oluyorum"
Okunun adının proje okulu olarak tanımlanmasının kedisini çok mutlu ettiğini kaydeden Bakan Tekin, "Türkiye'deki eğitim sistemine proje okulu kavramını kazandıran kişi benim. Okullarımızın il il yerel ihtiyaçları, okuldaki öğretmen ve idareci arkadaşlarımızın sisteme verebilecekleri katkıları alma amacına dönük olarak kurgulanmış bir modeldir. Her gittiğim yerde proje okullarla ilgili güzel örnekler görünce gerçekten mutlu oluyorum. Burada beni mutlu eden ikinci konu var, proje okulu kavramının Anadolu'da artık yaygınlaşması. Yeni dönemde farklı boyutlar kazandırmayı da planlıyoruz." diye konuştu.
Açılışa katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki de Kayseri'nin hayırseverliğini geçmişten bugüne çeşitle örneklerle anlattı. Eğitim kurumu yaptırmanın önemine değinen Özhaseki, Hacı Şükrü Baktır Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu'nun yapımında emeği geçen hayırsever aile ile Melikgazi Belediyesine teşekkür etti.
Konuşmaların ardından Tekin ve Özhaseki ile il protokolü ve öğrenciler açılış kurdelesini kesti.
Pogramı kapsamında daha sonra Kayseri Ticaret Odasını ziyaret eden Bakan Tekin, iş insanları ve sanayicilerle bir araya gelerek mesleki eğitim konusunda istişarede bulundu.